Menajer Ayşe Barım Hakkında Soruşturma Sürüyor

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, sanatçı ve oyuncuların menajerliğini yapan Barım hakkındaki iddiaları araştırmak amacıyla başlattığı soruşturma devam ediyor. Barım’a karşı sosyal medya platformlarında ve haberlerde yer alan iddiaların ihbar kabul edilmesinin ardından maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için soruşturma başlatıldı. Bu kapsamda ilk olarak Serenay Sarıkaya ve bugün de Deniz Işın ifade verdi.

Barım, ID İletişim’in kurucusu olup birçok ünlü oyuncunun menajerliğini üstlenmişti. Ancak sektördeki tekelleşme iddiaları nedeniyle gündeme gelerek, kendisine karşı çıkan oyuncuların piyasadan uzaklaştırıldığı öne sürülmüştü.

Ayşe Barım hakkındaki soruşturma kapsamında yurt dışına çıkış yasağı konulurken, Serenay Sarıkaya da “tanık” sıfatıyla ifade verdi.

Sabah Gazetesi yazarı Yüksel Aytuğ’un bugünkü yazısında, eski bir oyuncu olan Tolga Karel’in ABD’de TIR şoförlüğü yapan ve dikkat çeken açıklamalarına yer verildi.

Aytuğ’un yazısından ilginç bir detay:

Dizi sektöründeki tekelleşme iddialarıyla günden güne karmaşık hale gelen Ayşe Barım olayının yeni aktörlerinden biri, şu sıralar ABD’de TIR şoförlüğü yapan oyuncu Tolga Karel. Tolga ile ara sıra mesajlaştıklarını ve birbirlerine hal hatır sorduklarını belirten Aytuğ, bu sefer Ayşe Barım meselesini ele alan Karel’in Türk toplumunu yeniden şekillendirme çabasına dikkat çektiği yazısını paylaştı:

“Bu olay aslında sıradan bir menajerlik konusu değil, aynı zamanda Türk toplumunu yeniden dizayn etme girişimi. ABD lobisinin ve Ermeni sermayesinin parmağını işaret eden Karel’e göre Disney, Netflix ve Amazon gibi devlerin Türkiye’de olmasının nedeni de bu gizli işbirliği. Benzer bir senaryonun Güney Kore’de de uygulandığına dikkat çeken Karel, Türk halkını etkilemeye çalışan bir yapılanmanın parçası olduğunu iddia ediyor.”

Sonrasında sadece hukukun değil, izleyicilerin de sorumluluğuna işaret eden Aytuğ, dizileri bu açıdan izlemeyi ve doğru karar verme becerisine sahip olmayı vurguluyor.

Gerçeklerden Yazanlar

Ayşe Barım olayında herkesin bildiği gerçeklerden bahsedenler olduğu gibi, Gülçin Santırcıoğlu gibi kitabın tam ortasından konuşan isimler de bulunuyor:

“Bu sektörde emek veren ve hak ettiği parayı kazanan yüzlerce insanla çalıştım. Çoğunluk gerçekte bu insanlar. Tekelleşme var mı? Evet, var. Başka bir menajerle çalışmak, ikinci sınıf bir oyuncu olmaya benzetiliyor. Ayşe Barım gibi görünmeyen ama içten içe mobbing uygulayan ve bana da dokunan pek çok durumu ancak son yıllarda kabullenmeye başladım. Ayşe Barım nasıl tek başına güçlü olabilir ki? Ona karşı çıkanlar kimler? Kral olmak için tek başına yeterli olmaz, her zaman takipçiler gerekir. Benim durumumdan memnun biri olarak sormak istiyorum: Sadece Ayşe Barım değil, ona karşı çıkamayanlara da bakmalısınız.”

Gülçin Santırcıoğlu’nun bu sözlerine katılıyorum.