Macaristan, AB Ülkeleri Arasında Kişi Başına Düşen Tüketim Harcamasında Son Sıraya Düştü

Avrupa Birliği’nin son üye ülkesi Macaristan, hane halkı refahının önemli bir göstergesi olan kişi başına düşen Bireysel Tüketim Harcaması (AIC) açısından 27 ülke arasında son sıraya yerleşti. Eurostat’ın yayımladığı verilere göre, Macaristan’ın AIC’si AB ortalamasının yüzde 72’si seviyesinde kaldı. Bu oran, Macaristan’ı AB’deki diğer 26 ülkenin gerisinde bırakarak, sağlık ve eğitim gibi kamu hizmetlerinin de dahil olduğu toplam aile tüketiminde en düşük seviyeye itti.

Enflasyon Macaristan’da yükselişe geçti

Ekonomik Göstergeler Alarm Veriyor

AIC, hane halkları, hükümet veya kar amacı gütmeyen kuruluşlar tarafından bireysel ihtiyaçların karşılanması için satın alınan tüm mal ve hizmetlerin toplamını ifade ediyor. Bu gösterge, bir ülkedeki yaşam standardını ve hane halkının refah seviyesini doğrudan yansıtıyor. Lüksemburg, yüzde 141 ile bu sıralamanın zirvesinde yer alırken, Hollanda yüzde 120 ve Almanya yüzde 118 ile onu takip ediyor. Başbakan Viktor Orbán’ın sıkça örnek gösterdiği Polonya bile yüzde 85’lik bir AIC oranıyla Macaristan’ın yaklaşık 13 puan önünde yer alıyor.

Macaristan’ın Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH) AB ortalamasının yaklaşık yüzde 77’sine ulaşsa da, hane halklarının tüketim açısından daha yoksul kalması dikkat çekiyor. Bu durum, ekonomik üretimin Macar ailelerine reel fayda olarak dönmediğini açıkça gösteriyor.

Orban sınırları zorluyor: AB ile çatışmaya doğru koşar adım

Macaristan Neden Geri Kalmıyor?

Kyiv Insider’ın analizlerine göre, Viktor Orbán’ın Fidesz hükümeti altında Macaristan sistematik olarak zayıflatıldı. Devlet sanayileri boşaltıldı, kamu sübvansiyonları siyasi müttefiklere yönlendirildi ve AB fonları hükümete yakın güç ağları tarafından ele geçirildi.

Bu süreçte, sıradan Macarlar düşük reel ücretler, yüksek enflasyon ve yıpranmış bir orta sınıfla karşı karşıya kaldı. Bu belirtiler, zenginliğin vatandaşlardan elitlerin cebine aktarıldığının klasik işaretleri olarak değerlendiriliyor. Macaristan’da reel ücretler durgunlaşırken, hane halkı yaşam standartları kötüleşiyor ve Macar seçmenler rejimden giderek uzaklaşıyor.

AB’de Viktor Orban krizi: Macaristan Başbakanı Putin ajanı mı?

Romanya’nın Yükselişi

Aynı Eurostat verilerine göre, Romanya bu sıralamada 16. sırada yer alıyor. Kişi başına düşen gerçek bireysel tüketim (AIC) geçen yıl Romanya’da artmaya devam ederek AB ortalamasının yüzde 88’ine ulaştı. Romanya, bu oranla Yunanistan, Polonya, Portekiz, Çekya ve Macaristan gibi 11 üye ülkeyi geride bıraktı.

Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) açısından da AB üyeleri arasında büyük farklar bulunuyor. Romanya, GSYH’de geçen yıl Avrupa ortalamasının yüzde 22 altında olmasına rağmen Slovakya, Macaristan, Letonya, Hırvatistan ve Yunanistan’ı geride bıraktı.

Romanya’da vergi zirvesi sona erdi: Cumhurbaşkanı danışmanından ilk açıklama geldi

Siyasi Değişim Rüzgarları

Ekonomik durgunluk, Macaristan’daki siyasi manzarayı da derinden etkiliyor. 18 Haziran’da HVG tarafından yayımlanan yeni bir Median anketine göre, eski Orbán müttefiki Péter Magyar liderliğindeki muhalefet partisi Tisza, kararsız seçmenler arasında Fidesz’i 15 puan farkla geçiyor yüzde 51’e karşı yüzde 36. 40 yaş altı genç seçmenler arasındaki destek daha da güçlü olup yüzde 58’i Tisza’yı desteklerken, Fidesz yaşlı seçmenler arasında takılıp kalmış durumda. Üç ay önce Tisza’nın farkı sadece dokuz puandı.

Fidesz’e olan desteğin azalması, daha geniş bir ekonomik durgunlukla aynı zamana denk geliyor. GSYİH büyümesi durdu, enflasyon AB’deki en yüksekler arasında yer alıyor ve ABD’nin gümrük vergileri ihracatı tehdit ediyor. Ancak hükümet, hane halkları herhangi bir fayda hissetmese bile, yüzeysel kazanımları duyurmaya devam ediyor. Bu ayrışma, Macaristan’ın sadece geride kalmadığını, aynı zamanda kasıtlı olarak geride tutulduğunu gösteriyor. Bu anket, 2026’da olası bir siyasi değişimin yanı sıra, Rusya yanlısı bir yönetim modelinden kesin bir uzaklaşmanın da sinyallerini veriyor.