Son adım: Koruyucu yaşam stratejileri

Osteoporoz Tedavisinde Kullanılan İlaçlar ve Alternatif Destekler

Hangi ilaçlar tercih ediliyor?

1. Bifosfonatlar

Osteoporoz tedavisinde en çok tercih edilen ilaç grubudur. Alendronat, risedronat, zoledronik asit gibi bifosfonatlar kemik yıkımını yavaşlatarak kırık riskini %40’a kadar azaltabilir.

Artıları

  • Kırık riskini azaltması
  • Haftalık veya yıllık doz seçenekleri sunması

Eksileri

  • Mide tahrişi yapabilmesi (oral formda)
  • Çok nadir görülen çene kemiği nekrozu riski
  • Uzun süreli kullanımda atipik femur kırığı riski

2. Denosumab

Cilt altına 6 ayda bir uygulanan bir monoklonal antikor olan Denosumab kolay uygulanabilir olması ve özellikle böbrek fonksiyonu bozuk olanlarda avantajlı olmasıyla dikkat çeker.

Artıları

  • Kolay uygulanabilir olması
  • Özellikle böbrek fonksiyonu bozuk olanlarda tercih edilmesi

Eksileri

  • Aniden kesildiğinde kemik yoğunluğunun hızla düşmesi
  • Tedavi sonlandığında başka bir ilaca geçilmesi gerekliliği

3. Teriparatid

Kemik yapımını artıran bir paratiroid hormonu türevidir. Omurga kırıklarını önlemede etkili olan Teriparatid ağır osteoporoz vakalarında tercih edilir.

Artıları

  • Omurga kırıklarını önlemede etkili olması
  • Ağır osteoporoz vakalarında tercih edilmesi

Eksileri

  • Günlük enjeksiyon gerektirmesi
  • Yüksek maliyeti

(Kaynak: Endocrine Society Clinical Guidelines – 2022 Güncellemesi)

Hormon tedavisi: Riskli ancak etkili

Kadınlarda menopoz sonrası östrojenin azalması kemik kaybını hızlandırabilir. Bu durumda östrojen replasmanı düşünülebilir ancak belirli kriterlere göre değerlendirilmelidir:

  • Menopoz semptomları belirginse
  • Kalp hastalığı ve meme kanseri riski düşükse
  • Kısa süreli planlandıysa (2-5 yıl)

Erkeklerde ise testosteron eksikliğine bağlı osteoporoz durumunda hormon replasmanı düşünülebilir ancak dikkatle karar verilmelidir.

(Kaynak: North American Menopause Society – Hormone Therapy Position Statement, 2022)

Uzun vadeli koruma için nelere dikkat edilmeli?

  • Haftada en az 3 gün düzenli egzersiz yapılmalı (yürüyüş, dans, merdiven çıkma)
  • D vitamini düzeyi korunmalı (güneş + takviye)
  • Alkol ve sigara tüketiminden kaçınılmalı
  • 6 ayda bir fiziksel muayene yaptırılmalı, yılda bir DEXA taraması yapılmalı
  • Düşmeleri önlemek için ev düzenlemeleri yapılmalı

Osteoporoz tedavisi kadar tekrarlayan kırıkların önlenmesi de önemlidir. Bu nedenle yaşa uygun koruma planları sağlıklı yaşlanmanın temelini oluşturur.

Alternatif destekler etkili olabilir mi?

Besin destekleri ilaçların yerini almasa da tedaviye yardımcı olabilir.

Etkili olanlar:

  • Kalsiyum + D vitamini kombinasyonu
  • K2 vitamini (damar kireçlenmesini azaltabilir)
  • Magnezyum ve çinko (kemik matriksini destekler)
  • Kolajen peptitler (kemik elastikiyetine katkı sağlayabilir)

Kanıta dayalı olmayanlar:

  • Adaçayı, rezene, mürver gibi bitkisel kürler
  • Manyetik bileklik veya frekanslı cihazlar
  • Yumurtadan çıkarılan “kalsiyum kabuğu” takviyeleri

Takviye alırken özellikle D vitamini ve K2 seviyelerine dikkat edilmeli, gereksiz alımdan kaçınılmalıdır.

Ne zaman ilaç tedavisine ihtiyaç duyulur?

Kemik erimesi teşhisi konulduğunda ve özellikle T skoru -2.5’in altında ve kırık öyküsü varsa ilaç tedavisi düşünülebilir. Ancak her düşük skor ilaç tedavisi gerektirmez. Belirli kriterlere dikkat edilmelidir.

  • T skoru -2.5 ve altı + düşük travmalı kırık öyküsü
  • 65 yaş üstü bireylerde hızlı boy kısalması (>3 cm)
  • Vertebra çökme kırığı
  • Yüksek FRAX skoru: 10 yıl içinde kırık geçirme riski >%20

(Kaynak: National Osteoporosis Guideline Group (NOGG), 2023)

Kırık sonrası tedavi nasıl planlanmalı?

Bir kırık yaşanması durumunda tedavi hemen planlanmalıdır. Amacımız hem yeni kırıkları önlemek hem de iyileşme sürecini hızlandırmaktır.

Plan adımlarını şunlar oluşturur:

  • DEXA testi ve kan değerleri yeniden değerlendirilir
  • Kalsiyum ve D vitamini düzeyleri desteklenir
  • Fizik tedavi ve kas kuvvetlendirme egzersizleri başlanır
  • Ev içi düşme önlemleri alınır
  • Gerekirse bifosfonat veya denosumab tedavilerine başlanır

Özellikle kalça kırığı sonrası bireyler sadece kemik değil, aynı zamanda kas ve denge eğitimine yönlendirilmelidir. Gait ve denge antrenmanları yaşlılarda ikinci bir kırığı %30 oranında azaltabilir.

(Kaynak: British Geriatrics Society – Fall Prevention Toolkit, 2022)

Yarın: Testosteron

– Total mi, serbest mi? Hangi testosteron değeri önemli?
– Kolesterol düşerse testosteron da düşer mi?
– Beta blokerler, ACE inhibitörleri ve libido bağlantısı
– Aynı ilacı alan iki kişi neden farklı etkileniyor?
– Antibiyotik, antidepresan, ağrı kesici: Hormonlara sessiz darbe
– Kilo artışı testosteronu nasıl düşürür?

Related Posts

Uzmanı uyarıyor: Skolyoz tedavi edilmezse kalıcı sağlık problemlerine yol açabilir

Uzmanı uyarıyor: Skolyoz tedavi edilmezse kalıcı sağlık problemlerine yol açabilir

Aşırı efor çocuklarda kalp hastalıklarını tetikleyebilir

Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Cemşit Karakurt, çocuklarda doğuştan gelen veya sonradan gelişen kalp hastalıklarının spor gibi efor gerektiren aktivitelerde hayati tehlikeye yol açabileceğini belirtti. Prof. Dr. Karakurt, “Yaz okullarına kayıt yaptırmadan önce bir doktor kontrolü, olası risklerin önüne geçebilir” dedi.

Diş Hekimi İçin MHRS Düzenlemesi

Diş Hekimi İçin MHRS düzenlemesi! Kamuda görev yapan diş hekimlerine yeni bir uygulama geldi. SABİT MHRS… Bu sistem;  Temmuz ayından itibaren 19 MHRS ve iki

Felç riskinin en yüksek olduğu kan grubu açıklandı

Yeni bir genetik araştırma, A kan grubuna sahip bireylerin 60 yaşından önce felç geçirme riskinin diğer gruplara göre daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Araştırmaya göre O grubu bireyler ise daha düşük risk taşıyor.

Kalbinizde plastik olabilir mi? Uzmanından kritik açıklama

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Demir, mikroplastiklerin yalnızca sindirim sistemini değil; kalp, beyin ve böbrekleri de tehdit ettiğini belirtti. Mikroplastiklerin vücutta iltihap oluşturduğunu söyleyen Demir, kalp krizi riskinin bu nedenle arttığını vurguladı.

Glowika Beauty Center ile güzellik, zihinsel konforla buluşuyor

Glowika Beauty Center, estetik uygulamaların ötesine geçerek ruh, beden ve zihin dengesini esas alan bütünsel bakım deneyimleri sunuyor. İç mimar ve kurucu Begüm Öztap’ın vizyonuyla şekillenen merkez, kişiye özel hizmet anlayışıyla kısa sürede dikkat çekici bir konuma ulaştı. Cilt bakımı, saç terapisi, lenf drenajı ve selülit uygulamaları gibi geniş yelpazedeki hizmetleriyle her mevsime özel protokoller geliştiriyor. Glowika, modern cihaz teknolojilerini manuel terapilerle harmanlayarak misafirlerine hem fiziksel yenilenme hem de zihinsel rahatlama vadediyor.