Halk TV yazarı Mehmet Tezkan bugünkü yazısında, Gezi davasında 18 yıl hapis cezasına mahkûm edilmesi ve TBMM Genel Kurulu’nda bu kararın okunmasının ardından Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) tutuklu Milletvekili Can Atalay‘ın vekilliğinin düşürülmesi hakkında, “Bu topraklarda hukuktan söz etmenin bir anlamı kalmadı. Belli ki AKP/MHP iktidarı büyük bir operasyona hazırlanıyor…” ifadelerini kullandı.
Tezkan, TBMM’nin peyderpey Yargıtay’ın herhangi bir dairesinden emir alan kurum haline getirildiğini yazdı.
Tezkan’ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Hukukta okuyan öğrenci de “hukuk güçlü iktidarlar tarafından yok sayılıyorsa, Anayasa güçlü iktidarlar tarafından askıya alınabiliyorsa, yasalar yok hükmünde olabiliyorsa, hukuk siyasallaşmışsa bu okullar niye var, biz neden boş yere okuyoruz” diye sorar…
Sormalıdır da…
Sormak hakkıdır…
Ama ne yazık ki artık bu topraklarda hukuktan söz etmenin bir anlamı kalmadı. Belli ki AKP/MHP iktidarı büyük bir operasyona hazırlanıyor…
Anayasa mahkemesinin yetkilerini azaltmak niyetindeler. Ellerinden gelse Anayasa Mahkemesi’ni hemen kapatırlar ama Meclis’te Anayasa’yı değiştirecek sayıyı bulamıyorlar.
Umutları 31 Mart seçimi…
Muhalefetin dağılması, İyi partiden, Gelecek, DEVA ve Saadet’ten koparacakları milletvekilleriyle bu işi halletme sevdasındalar…
40 vekil apartsalar yeter…
Bahçeli sık sık kürsüsünden haykırıyor; “Anayasa Mahkemesi kapatılsın” diyor.
Amaçları ne?
Anayasa Mahkemesi kapatılırsa çıkardıkları yasanın Anayasa’ya uygun olup olmadığını kim denetleyecek? Hangi kurum? Hangi mahkeme?
Hiç kimse…
O zaman istedikleri yasayı çıkartıp istedikleri gibi at koşturabilirler…
Milli Yargı?!…
Yani Saray’ın görüşleri doğrultusunda karar verenler milli yargı vermeyenler gayri milli yargı mı olacak?
Uçum’un bu açıklamasından sonra Prof. Dr. Tayfun Atay enfes bir makale yazdı. “Milli Yargı Führer’ler yaratır” dedi.
Alman savcıların “kanun ve Führer’in iradesi aynı şeydir” dediğine dikkat çekti…
Dün Meclis’te olanlara dönecek olursak. Yasama organı silikti, etkisizdi, işlevsizdi, itibarı zedelenmişti…
Bekir Bozdağ ipini çekti, son darbeyi vurdu.
Yargıtay’ın herhangi bir dairesinden emir alan kurum haline getirdi.”
Yazının tamamını okumak için .